İstanbul’da bir hayalet dolaşıyor.

İki tekerli Rosinante’si ve elinde mızrağı ile İstanbul’da bir Don Kişot hayaleti dolaşıyor. Bu hayalet yel değirmenleri ile savaşırcasına, tüketim kültürüyle, bu düzenin köşe taşlarıyla ve dayatmalarıyla savaşıyor.

Mini etek giydi diye öldürdüğün kadın ile spor olsun diye öldürdüğün karaca aynı zihniyetin mağduru. Maaşını verdiğin için hakkınmış gibi sömürdüğün işçi ile cinsel yönelimini beğenmediğin trans birey aynı düzenin ezilenleri. Peyzaj algına uymadığı için yolduğun ayrıksı otları ile seninle aynı ibadethaneyi kullanmayan insanların dükkânlarını yağmalaman arasında bir fark yok. İhtiyacın yokken aldığın tişört ile 3. Köprü arasında birebir ilişki var. Dilini kabul etmediğin için linç ettiğin inşaat işçisi ile 4X4 dizel bir jeep kullanmıyor diye üstüne acımasızca aracını sürdüğün bisiklet arasında birebir bağlantı var. İşte inadına pedalladığımız düzenden ve bu düzenin dayatmalarından kastımız bu.

Don Kişot Bisiklet Kolektifi, Don Kişot Sosyal Merkezi’nin bir araya getirdiği, bisiklete ilgi duyan insanlardan oluşuyor. Bisiklet etrafında koyulaştırdığımız muhabbet; her tür ayrımcılıktan ve hiyerarşiden uzak, eşitlikçi ve paylaşımcı bir dayanışma yumağı demek bizler için.

Don Kişot Bisiklet Kolektifi olarak, bisiklet sürmeyi özendiren, mümkün hâle getiren ve savunan etkinlikler yapıyoruz. Yaşam alanlarımızı etkilediğini düşündüğümüz her tür olaya müdahil olmaktan çekinmeden, keyifli etkinlikler yapmayı da ihmâl etmeyerek pedallamak istiyoruz.

“Arabadan in, bisiklete bin” dememizin bir anlamı var.

Sadece alternatif bir ulaşım şeklinden mi bahsediyoruz? Sadece “bir araba daha az” mı diyoruz, hatta “dört teker düşmanlığı” mı yapıyoruz? Bireysel tercihlerimizin iklime ve topluma etkisinden yola çıkarak mütevazi bir ekoloji aktivizmi içerisinde miyiz? Hayır!

Doğa biziz! Bisiklet bize bunu hatırlatıyor!

Don Kişot Bisiklet Kolektifi olarak, ortak yaşam alanlarımıza sahip çıkmak istiyoruz. Bisikletin, benzer kaygıları paylaşan muhtelif oluşumlar arasında sıkı ağlar örebilme potansiyeli taşıdığının farkındayız ve bu potansiyeli, kritik bir kitle oluşturup zincirleme bir reaksiyon başlatmak için kullanmak niyetindeyiz.

Gezegeni kurtarmak istiyor olamaz mıyız? Sadece küresel ısınmadan değil, küresel ısınmaya yol açan şeyden, topyekûn…

Bunu tek başımıza yapabilir miyiz? Bunu sadece Türkiye’den yapabilir miyiz? Hayır! O yüzden bisikletimizi kaldırıyoruz, selam veriyoruz, tüm bisikletini kaldıranlara, dört bir coğrafyadan…

Unutma, Don Kişot barışçıl aktivist bir kolektif ve bu kolektifte sana her zaman yer var!

Öyleyse hep bir ağızdan:

İsyan, Devrim, Bisiklet!